Evdeki radyasyon nasıl temizlenir? Günlük yaşamınızda size yardımcı olabilecek genel korunma yollarını kurucumuz sizler için kaleme aldı.
Herkesin aklında aynı soru: Radyasyondan korunmak mümkün mü? Tamamen hayatımızdan çıkaramasak da radyasyonu minimize etmek aslında oldukça kolay. Evimizde radyasyonu azaltabileceğimiz bazı ipuçlarını sizin için kaleme aldık. Gelin, önerilere birlikte göz atalım!
Radyasyon Nedir?
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte, günlük yaşamımızda kablosuz teknolojinin yaygın hale geldiği kuşkusuz. Bu kablosuz teknolojiler ise ses titreşimi gücünü kullanıyor. Yani duyma sınırımızın üzerinde olan ses titreşimleri vasıtası ile çalışıyorlar. Peki bu ne anlama geliyor? Hücrelerimizin kendisine has bir bioritmi (titreşimi) bulunuyor. Kablosuz teknolojiler ise hücrelerimizin doğal bioritmini bozuyor. Bunu da hücrelerimizde yer alan su vasıtası ile gerçekleştiriyor. Nasıl mı?
Bildiğiniz üzere su iletken bir yapıya sahip. Kablosuz teknolojinin yaydığı frekans düzeyleri de bedenimizde yer alan suyun yapısını değiştiriyor. Böylece aslında yüksek oranda suni elektromanyetik alana maruz kalıyoruz. İşte “radyasyona maruz kalmak” deyimi de tam olarak burada ortaya çıkıyor. Çünkü radyasyon, enerjinin elektromanyetik dalgalar ile yayılması ve taşınması anlamına geliyor.
En Çok Maruz Kaldığımız Suni Elektromanyetik Dalgalar Hangileri?
Maruz kaldığımız suni elektromanyetik alan maruziyetinin çeşitlerine bakmamız gerekirse genel anlamda 2 kategoride sıralandığını söyleyebiliyoruz. Bunlar;
Bu ikisi sıkça birbirine karıştırılır. Hatta kirli elektrik radyasyonu ölçen cihazlar ile radyo dalgası radyasyonunu ölçtüğünü sanmak büyük bir yanılgıdır. Size radyasyon koruyucu bir sticker vb. ürünler pazarlandığında, hangi tür cihazla ölçüm yaptığını bilmeniz bunun için önemlidir.
Evdeki Radyasyondan Nasıl Korunulur?
Gelelim asıl konumuza. Evimizde yer alan pek çok teknolojik alet ve bu aletlerin yaydığı radyasyon mevcut. Vücudumuzu bu radyasyondan korumak içinse uygulayabileceğimiz bazı yöntemleri aşağıda sizin için sıraladım;
Bunların dışında oturduğunuz evi de göz önünde bulundurabilirsiniz. Örneğin e-devlet üzerinden ikamet alanınızdan ne kadar uzaklıkta baz istasyonu olduğunu kontrol edebilirsiniz. Ayrıca ikamet alanınıza yakın baz istasyonu, elektrik direkleri, tramvay, metro gibi alanların bulunması da maruziyet riskinizi artıracaktır unutmayın.
Her an elimizin altında olan cep telefonlarının yaydığı radyasyonu zaten biliyoruz. Gelin bir de cep telefonunun yaydığı bu risklerden korunabilmek için neler yapabiliriz bir de ona bakalım.
Cep Telefonu Radyasyonundan Korunmanın Yolları
Radyo frekanslarının en yüksek olduğu yer telefonun anteninin bulunduğu kısımdır. Modern telefonlarda ise antenler cihazın içine gömülüyor. Siz telefondan uzaklaştıkça dalgaların enerjisi de azalıyor.
Çoğu kullanıcı telefonu kullanırken yanağına götürüyor. Anten baş kısmına ne kadar yakın olursa radyo frekansı titreşimine maruz kalma yoğunluğu da artıyor.
Peki ne yapabilirsiniz?
Peki Ya Kablosuz Kulaklıklar?
Cep telefonunun yarattığı radyasyon maruziyetinden korunmak için hemen kulaklıklara sarılıyoruz. Özellikle de son dönemde kablosuz kulaklıklar oldukça revaçta. Peki kablosuz kulaklıklara yönelmek doğru mu? Aslında değil. Neden mi?
Bluetooth teknolojisi, çoğunlukla wifi titreşim seviyesine yakın düzeyde çalışan bir teknoloji. Özellikle de laptop ve masaüstü bilgisayarlarda bulunanlar… Buna ek olarak wifi seviyesinden aşağıda çalışsa dahi özellikle kablosuz kulaklıklar beynimize çok yakın olan kulak içinden, zararlı sinyalleri doğrudan beynimize gönderiyor ve burada maruz kalınan radyasyon daha fazla oluyor. Çünkü görüşme esnasındaki sinyallere ek olarak bluetooth radyasyonuna maruz kalıyoruz. Bu nedenle giyilebilir kablosuz teknoloji kullanımında fayda/zarar kısmını çok iyi düşünmeniz gerekiyor. Bu gibi teknolojik ürünlerin sağlığımızın yanı sıra hücresel biyoritmimizi bozduğunu da göz ardı etmememiz gerekiyor.
Özellikle hamileler ve hamile kalmayı planlayanlar, giyilebilir teknolojiler başta olmak üzere kablosuz teknolojilere mesafeli olmalılar. Çünkü İsviçre’ de yapılan bilimsel araştırmalar bu titreşim düzeylerinin bölünerek çoğalan hücreleri daha olumsuz ve hızlı etkilediğini kanıtlamış. Ek olarak beden suyu titreşimini de en etkili olarak değiştirdiği için amniyotik sıvının yapısını da bozduğu biliniyor.
Kurucumuzun radyasyon ile ilgili aktarımları bu yönde. Bu güzel ve faydalı önerilere siz de kulak vererek evinizdeki ve hatta hayatınızdaki radyasyonu minimize edebilirsiniz. Unutmadan, evinizdeki radyasyonu önlemek adına So Saff Radyasyon Taşları’ndan da faydalanabileceğinizi hatırlatalım!
Faydalı bilgiler için bizi takipte kalın.